14 Nisan 2010 Çarşamba

Balıklarda görme

Balıklarda görmePek çok balığın gözü tek yönlü görür,her iki göz aynı maddeye bakmaz.Ama başın üzerinde bulunan gözlerin ikisiyle görme oluşabilirde;bunlar iki gözü aynı noktaya yöneltirler üç boyutlu görüş elde edebilirler,ama kenar duyuları ile çok uzaklardan olayları fark ederler balıkların renk görmek gibi bir özellileri de vardır,ama farklı parlak ışıktan tedirgin olurlar. Balıkların göz kapakları yoktur çünkü su ortamında nemden sakınmaları gerekmez.Balıklarda işitmeBalıkların kulak yapısı diğer canlılardan daha basittir.Sadece iç kulakları vardır,orta ve dış kulak bulunmaz bunun nedeni suyun havaya göre çok yoğun olması titreşimin beş kat daha hızlı yansımış olması ve daha kolay algılanır olmasıdır. Balıklar sesleri bizim duyduğumuz titreşim frekansına göre duyarlar ama balık türleri arasında sese duyarlılık farklılık gösterir,balıkların işitmesi titreşimin duyulmasının desteklenmesine bağlıdır.Bu iş için bazen yüzme kesesi istenen katkıyı yapar,kulağa iletir bunu birbirine bağlı kemikler aracılığı ile yapar bazen de boru biçimindeki bir organ bu görevi sağlar.Cichlidlerde kaşınmaBu sorunun en güzel çözümü BEKLAZON diye bir ilaç bu ilaç akvaryumcularda satılıyor. Beyaz toz şeklinde bir ilaç biraz pahalıdır ama 100 gr almanız yeterlidir. Kullanımı ise şöyle tozu bir çay kaşığının yarısı kadar alıyorsun ve 1 bardak sıcak suda karıştırarak eritiyorsun. soğuduktan sonra akvaryuma ( bu ölçek 50 cm lik bir akvaryum içindir. Daha büyük akvaryumlarda bu ölçeğin katları uygulanabilir. ) boşaltıyorsun. Yalnız bir ince nokta var bu ilaç kullanılmadan önce kesinlikle ışık görememeli ve ışık görmeyen bir kapta ve ortamda saklanmalı. Akvaryum da gece akvaryumun ışıkları söndükten sonra karanlık bir ortam temin edilerek boşaltılmalı ve sabaha kadarda akvaryum ışığı yakılmamalı kaşıntı için kesin çözümdür diyebilirim.Cichlid Davranışları IEnteresan balıklardan olan cichlidlerin öğrenme içgüdüleri çok iyi gelişmiştir. Bakıcısına çok kısa bir sürede alışır. Gençken eğitilen büyük boyutlardaki Orta Amerika cichlidleri; sahibinin elinden yemek yer, avucuna oturur, kendisini sevdirir. Yapılan çalışmalarda 3 tip davranış biçimi gözlenmiştir;- Üreme davranışları,- Münakaşa yoluyla istediğini elde etme veya saldırganlık davranışları, - Yavrularını büyütürken gösterdiği olağanüstü davranışlar.- Üreme davranışları birçok grupta farklılıklar gösterir.Bir kerede anlaşıp, düz yumurta döken türlerde ilişkiler biraz daha kalıcı iken, ağızda kuluçka yapan türlerde beraberlik yumurtlamadan hemen sonra biter.Cichlidler yaşamları süresince birbirleri ile sadece üreme maksadı ile eşleşirler. Doğadaki bir cichlid çifti hala birlikte ise tekrar yumurtlamak içindir. Bir çok düz yumurta döken türler de erkeğin yumurtaların döllenme işleminden sonra, bir kaç gün dişinin yanında kalır. Fakat yanlarına karnı yumurta ile dolu hazır bir dişi balık atıldığında, eski dişiyi bırakıp yeni gelenle yuva kurmaya çalışır.Onlar için önemli olan kendi türlerinin devamlılığını sağlamaktır. Doğada cichlidler, memelilerde veya bazı köpek balığı türlerinde olduğu gibi devamlı aynı eşle birlikte değillerdir. Akvaryumda, sürekli aynı eşle birlikte tutulduğunda, eşlerden biri diğerini öldürebilir. Bu nedenle akvaryumda bir türden birkaç tane tutmakta yarar vardır. çünkü, düz yumurta döken türlerde erkekler her dişiyle eşleşmezler (Karnı yumurta ile dolu olan dişiler hariç). Dişiler de erkekler gibi ilgisini çeken bir erkekle eş tutar. Yumurtlama (düz yumurta döken) sırasında eşler birbirlerine su dalgaları gönderip, ağızlarını birleştirip ileri geri çekerek aşk oyunları yaparlar. Diğer balıklara karşı ise aşırı saldırgan bir tavır takınırlar. Belli bir alana sahip çıkarlar ve o bölgeye kimseyi yaklaştırmazlar. Arada bir eşler arasında huzursuz davranışlar ortaya çıkar ve eşlerden biri diğerini öldürebilir. Bu genellikle bölgelerini koruma sırasında birbirleri ile anlaşamamaktan ileri gelir. Doğada erkek, yumurtalardan biraz daha ileride durarak, çevreden gelebilecek herhangi bir tehlikeye karşı dişisini ve yavrularını korur. Dişi balık ise bu esnada, yavruların başında kalıp, yuvadan dağılan yavruları toplayarak önceden açtıkları çukurlara doldurur. Akvaryumlarda iyi bir ortam yaratılmasına rağmen yumurtlama işleminden sonra da kavga ettikleri görülür ve eşlerden biri genellikle erkek diğerini öldürüp yuvayı dağıtabilir veya yavrulara tek başına bakmak isteyebilir. Balığı beslenmeden başka ışık ve akvaryumdaki diğer olaylarda balığı psikolojik olarak etkiler. Akvaryumunuzdan yavru alacaksanız çok iyi anlaşan eşler seçmelisiniz dişi yumurtlamaya hazır, erkek de bölgesini seçmiş ve cinsel olgunluğa gelmiş olmalıdır. Cichlid davranışları IISaldırgan davranışlar birçok biçimde görülür. Genellikle cichlidler kavgacı karaktere sahip balıklardır. Bazı türler kendilerine bir sınır çizerler. Doğada normal boyuttaki 15 cm.lik bir balık 70-80 cm.'lik bir alana sahip çıkar ve oraya kimseyi sokmaz ve bölgeye sahip çıkarlar. Esas saldırganlıklarını, seksüel davranışları sırasında ortaya çıkarırlar. Kendi türlerinin seksüel sinyallerini ve kendilerine yakın akraba türlerinin seksüel davranışlarını hissettiği zaman bu balıklara karşı oldukça sinirli ve saldırgan olurlar. Bazen bu tür saldırgan davranışlar tamamen çevresel nedenlerle ortaya çıkar. Başka bir türden gelen uyarıcı (tahrik edici) etkenler olmadığı sürece sakindirler. Bölgesi olan bir erkek, başka bir erkeğin kendi bölgesine girmemesi için, solungaçlarını şişirmesi, yüzgeçlerini göstermesi kuyruk yüzgeçlerini diğer erkeğe sallayarak su dalgacıkları yollaması ile diğer erkek ilk saldırı sinyallerini almış olur. Saldırgan olan, diğer erkek kadar iriyse büyük bir olasılıkla kavga başlar. Ufak olan ise kendinden büyük bir erkeğe saldırgan davranışlarda bulunmaz önceden akvaryuma konulmuş bir cichlid kendinden sonra gelene büyük bile olsa tepki gösterir. Yeni konulan balık ise ortama alışıncaya kadar diğer cichlidlerden tepki görür. Birkaç hafta sonra alışıp kendine bir bölge seçer veya başa çıkabildiği türleri bölgelerinden kovup kendisi yerleşir. Diğerlerinin bölgelerine hiç saldırıya uğramadan girer. Bu tip akvaryumlarda bu balık haricinde diğerlerinden yavru almak çok zordur. Akvaryumlarda uyum sağlanması için genellikle balıkların aynı boyda olmasına dikkat edilmelidir. Bu durumda eşit güçlerde olan balıklar kendilerine bölge seçip dişilerini yumurtlamaya hazırlanırlar.Bir diğer önemli nokta da Amerika cichlidleri ile,ağızda kuluçka yapan (Afrika) türlerin karmasını yapmamaktadır. Çünkü bu iki türün davranışları birbirinden oldukça farklıdır. Bilhassa renklenmede görülen birtakım işaretlerini balıkların yanlış anlaması akvaryumda sürekli kavgalara yol açabilir. Balıkların renk göstermeleri tıpkı bir lisan gibidir. İşaretlerle birlikte renk gösteren balık karşısındaki balığın tepkisine cevap verebilir.Bir çok cichlid türlerinde bölgelerini koruma esnasında balık, vücudundaki renkleri koyulaştırarak rakip balığı korkutur. Korkan balığın vücudunda ise normal zamanlarda belirmeyen dikey koyu bantları çıkarır. Aynı zamanda, yüzgeçlerini kısarak yan yan yüzer. Bu davranış bir bakıma balığın diğer balığa karşı teslimiyetini gösterir. Korkan balığın bu hareketine yatıştırma veya teslim olma davranışı denilebilir. Cichlid Davranışları IIIBölge savunması yapan bir erkekte renkler derinlik kazanır. Dikey bantlar hemen koyulaşır. Yumurtlama esnasında ise renk değişimi parlak maviye dönerken dikey bantları ise daha da siyahlaşır. Tüm bu renk değişimlerinin cichlid yetiştiricileri tarafından bilinmesi gerekir. Bu renk değişimleri balığın ne durumda olduğunu iyi mi, hasta mı olduğunu gösterir. Renkler balıklar arasında bir dildir. Amerika'daki türlerde balık kendi cinsinden korktuğu zaman kavgaya sebep vermemek için koyu dikey bantlarını ortaya çıkarır. Bu renkler diğer balığın saldırmasını önleyen yatıştırma veya teskin etme davranışlarıdır.Afrika türlerinin ( ağızda kuluçka yapanlar ) ise renk konusunda anlaşamamaları, sık sık kavgalara neden olur. Bir orta Amerika cichlidi seri halde vücudunu titretirken, ağızda kuluçka yapanlar bunu iki misline çıkarabilirler. Batı Afrika cichlidlerinin davranışları birbirine oldukça yakındır. Eğer su şartları elverişli ise, bu iki türün karması yapılabilir. Bu balıkların çukur kazma hareketleri, bitkileri sökme, taşları devirme gibi hareketler genellikle yuva kurarken veya yumurtlama zamanı görülmektedir



Bazı profesyoneller bu hareketlerin sebebini, yavrularını korurken etraflarını daha net görebilmek için yaptıkları, aynı zamanda yavrulardan bazılarının bitki kümelerinin arasına girip kaybolmalarından kaynaklanan içgüdüsel bir davranış olarak açıklamaktadırlar. Cichlidlerin hiçbiri yumurta döken veya köpükten yuva inşa edenlerden değildir. Tipik aile yaşantısı olan ve yavrularını himaye altına alan balıklardır. Bu balıklarda üreme aktivitesi elbetteki balığın olgunluğuna bağlıdır. Üreme açısından iki devreye sahiptirler. Seksüel karar ve seksüel olgunluk. Bu devrelerden sonra balığın yumurtlaması için gerekli bir çok şeye ihtiyacı vardır. Balık için akvaryumdaki en önemli şey suyun kalitesidir.Suyu sevmeyen bir çift genelde seksüel inatlığa girer, bu da balıkta strese yol açar. Ayrıca balığın beslenme diyeti, oksijen yetersizliği, ısı ve çevrenin kalabalıklığı da etkiler.Bazı türlerde ise suyun özellikleri tam olarak ayarlanmış olsa bile yumurtlama meydana gelmez. Bunun değişik sebepleri vardır. Bir çok türde olduğu gibi malzeme bunlarda da görülür. Malawi cichlidlerinde malzeme oldukça fazladır.AKVARYUM SUYUAkvaryum suyunda bir miktar mineral bulunması gerekmektedir. Her balığın doğal ortam su değerleri farklıdır, Akvaryumlarda şehir suyu kullanmak klorlanmış olan bu suyun balıklara zarar vermesine neden olur. Bunu önlemek için suyu 1-2 gün dinlendirmek gerekir. Yeterli zamanınız yoksa suyu kaynatmakta aynı etkiyi yapacaktır.Akvaryumun derinliği ve su miktarı balıkların sayı ve büyüklükleriyle orantılı olmalıdır. Dar su alanı olan akvaryumlarda balıklar oksijensiz kalabilirler.Bu gibi durumlarda balıklar su yüzeyine toplanırlar. Genelde 2.5 cm olan bir balığa 150 cm² su yüzeyi yeterlidir. Balığın kendisini rahat hissetmesi gelişimini de hızlandırırAkvaryumlarda oksijen dengesini sağlamak için bir dereceye kadar bitkilerden yararlanılabilir.Yeteri kadar bitki olan bir akvaryum oksijen bakımından zengindir ancak bu konuda dikkat edilmesi gereken noktalar vardır.Bitkiler ancak yeterli ışık alırlarsa oksijen verirler,yeteri kadar ışıklandırılmamış akvaryum bitkileri karbondioksit salacakları için balıklarınız tehlikede olabilirler,sürekli yetersiz ışıkta kalan bitkiler çürüme yapacak bunun sonucunda akvaryum suyu balıklarınız için zehirli bir ortam haline gelecektir. Bu arada hava motoru da tüm ihtiyacınıza cevap verecektir.Hava motorlarının sağladığı oksijenin suda en kısa sürede erimesi için hava taşı kullanmanızda fayda vardır.Hava taşları hava kabarcıklarını ince partiküller halinde akvaryuma bırakırlar ve oksijenin en kısa sürede erimesini sağlarlar. Akvaryumunuza yeterli oksijeni sağlamanız balıklarınızın sağlıklı yaşamasını ve daha fazla balık barındırmanızı sağlar.GH (Suyun genel sertliği) Genel sertlik su içinde çözünmüş magnezyum ve kalsiyum iyonlarının konsantrasyonlarına denir. Balıkların sert yada yumuşak su sevdikleri söylendiğinde bahsedilen değer GH değeridir.0 - 4 dH, 0 - 70 ppm : çok yumuşak 4 - 8 dH, 70 - 140 ppm : yumuşak 8 - 12 dH, 140 - 210 ppm : orta sert 12 -18 dH, 210 - 320 ppm : oldukça sert18 - 30 dH, 320 - 530 ppm : sert pH (Suyun genel asitlik toplamı)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder