15 Nisan 2010 Perşembe

Basedow Hastalığı

NEDENLERİ
Eskiden Basedow hastalığının nedeninin hipotalamus-hipofiz çiftinin aşırı çalışması olduğu sanılmış, ama günümüzde bu nedenin var.Gİsa bile, oldukça ender raslandığı aşağı yukarı anlaşılmıştır. Son yıllardaki biyolojik araştırmalar, doğrudan, doğruya bağışıklıkla ilgili bir nedene yöneltilmiştir. Hastalığın kökeninin bağışıklık mekanizmasında olduğundan yana bir kanıt, Basedow hastalığı olan kişilerin kanında TSH gibi tiroyit bezini uyarabilen, LATS harfleriyle «uzun etki süresinde tiroyit bezini uyaran» anlamında ingilizce sözcüklerin ilk harfleri) tanımlanan anormal bir imünoglobülin bulunmuş olmasıdır.
TEŞHİS
Basedow hastalığına aşırı işlevli troyit adenomundan daha çok raslanır; erkeklerde ender görülür.
Klinik belirtiler
Hastalığın başlangıcı genellikle ilerleyicidir. Bir Basedovv hastalığının ruhsal duyusal bir sarsıntıdan, bir kızgınlıktan sonra apansızın yerleşmesine çok ender raslanır.
Göz belirtileri
Başlıca belirti olan göz fırlaklığı, hastanın yüzüne asık bir görünüm verir. Bu görünümün sonradan yerleştiği, hastanın eski fotoğraflarıyla karşılaştırma yapılırsa doğrulanır. Gözyuvarlarında gerçek bir öne çıkma sözkonusudur. Genellikle iki yanlı ve bakışımlıdır; ama bir tek gözde başlayıp, bakışımsız da olabilir. Gözün öne çıkışı, ekseni yönünde olur ve göz kapakları kapalıyken göze bastırılırsa, azaldığı görülür.
Bu arada başka göz belirtilerine de rastlanabilir:Göz kapakları ödemi; göz hareket sinirler inde felç ; uyurken göz kapaklarının kapanmasında bozukluk; daha ender olarak göz kapaklarının kısılması.
Kaval kemiğin ön yüzünde miksödem
Daha ender görülen, bulunduğunda teşhis açısından çok değerli olan bir belirtidir. Hastanın kanında LATS bulunduğunu yansıtır. Her iki bacağın yan yüzlerinde, alt bölümde (ayak bileğinin üstünde) yerleşir. Derinin kalınlaşması ve sertleşmesiyle yansır. Hafifçe duyarlı, pembe ya da kırmızımsı renkte olabilir. Özellikle, ayakta sonlanan alt sınırı çok belirgindir. Miksödem adı, daha ilerde göreceğimiz, tiroyidin aşırı çalışması sonucu değil, tersine, tiroyit yetmezliği sonucu gözlenen dokuların ödemine benzediği için verilmiştir.
Tamamlayıcı muayeneler Röntgen incelemeleri
Guatrın göğsün üst bölümünde, göğüs kemiğinin arkasında devam edip etmediğini araştırmak için uygulanırlar.
Radyoaktif iyotla (iyot 131) yapılan incelemeler
Her hastaya mutlaka uygulanmalıdırlar. İyot 131′in bağlanma eğrisi niteleyicidir. İlk saatlerde çok hızlı yükselir, 6. saate doğru tepe noktasına erişir. Sonra, Basedow hastalığına özgü «kaçış açısı» nı çizerek iner. Bu eğrinin görünümü, iyot 13li çok çabuk ve fazla miktarda bağlayan, iyotlu tiroyit hormonlarını çabucak yapıp salgılayan tiroyit bezinin aşırı çalışmasını ortaya koyar.
Tiroyit iyot 131 dağılım çizelgesi, guatrın anatomik sınırlarını gösterir ve özellikle göğüs boşluğuna uzanan bir guatrı ortaya çıkarabilir. Genellikle, radyoaktif iyodun tutulması yoğun, ama türdeş ve bakışımlı görünümdedir.
Bütün bu incelemelerin, hiç bir ilaç verilmeden önce yapılması gerektiğini unutmamak gerekir. Bazı ilaçlar, teşhisin temel öğeleri olan bu incelemeleri önemli ölçüde bozabilir: İyotlu maddeler, yapay tiroyit hormonları karşıtı ilaçlar; v.b.
T3′le durdurma deneyi CWerner testi) olumsuzdur; bu, tiroyit bezinin, hipotalamus ön hipofiz sistemine bağlı olmadan kendi başına çalıştığını ortaya koyar.
İyotlu tiroyit hormonlarının bedende aşırı yapımı, kanda PBÎ’nm yükselmesine yolaçar.
Bazal metabulizma artmıştır ve asil refleksi çiziminde, kasların yarı gevşeme süresinin kısaldığı görülür.
EVRİM
Gerekli tedaviler uygulanınca, oldukça önemli bir düzelme gözlenebilir. Ama tedavisiz bırakılırsa, öteki bütün tiroyidin aşırı çalışmalarında olduğu gibi, Basedovv hastalığında da ihtilatlar belirir,’üstelik bunlara hastalığa özgü tehlikeler eklenebilir. Sözkonusu tehlikelerin en önemlisi göz fırlaklığının aşırı artması ve görme bozuklukları, gözün dış kaslarının hareket yeteneklerinin bozulması, saydam tabaka yaraları (çünkü saydam tabaka artık birbirine kavuşamayan göz kapakları tarafından korunamaz) gibi ihtilafların eklenmesidir.
TEDAVİ
Tedavi, hemen her zaman, tiroyidin çıkarılmasıdır. Bununla birlikte, hastalığın hafif durumlarında ilaçla tedavi yöntemleri de kullanılabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder