15 Nisan 2010 Perşembe

Çeşitli Asalak Hastalıkları

Asalaklar yalnız tropikal ülkelerde değil başka bölgelerde de çok tehlikeli hasta­lıklara neden olabilirler. Asalaklar insan vücuduna deri yoluyla, böcek sokma­sıyla ya da besinlerle girerek çeşitli has­talıklara yolaçarlar.Kelebek hastalıkları karaciğerde, akci­ğerlerde, bağırsaklarda, beyinde ve alt deri dokusunda yerleşen kelebek adlı koyun asalaklarının yolaçtığı hastalık­lardır. Ilıman iklim bölgelerinde, kele­bek asalağının embriyonu su bitkileri ve özellikle yabani tere otları ve yabanıl hindibalar üzerinde kistleşirler. Bu ne­denle, kimi zaman, salgın halini alabi­len toplu zehirlenme olaylarına yolaçabilirler. Yüksek ateş, terleme, karaciğer ve kas ağrıları, kusma ve ishal, kurdeşen hastalığın belirtileri olmakla birlikte teş­his için her zaman yeterli değildir. Kesin teşhis için, laboratuvar muayenesi gere­kir.Domuz kurdu hastalığına (trişinoz): tri­şinli domuz etinin yenmesi yolaçar. Kı­sa süren bir mide, bağırsak bozukluğu hastalığın ilk dönemde teşhisine olanak vermez. Hastalık daha sonra, ateş yük­selince, özellikle asalak kaslara yerleşin­ce ortaya çıkarılabilir. Bu hastalığın yol­açtığı ölüm oranı yüzde 30′u bulabilir. Domuz kurdu hastalığının özel bir teda­visi yoktur. Bu nedenle, tek çıkar yol domuz etini iyice pişirerek yemektir.Bağırsak solucanları: boyları 15 ile 25 cm.’yi bulabilen ve yumurtaları vücuda kirli sularla ya da iyi yıkanmamış sebze­lerle giren asalaklardır. Bağırsak solu­canları solunum yollarından geçerken öksürüğe ve solunum güçlüğüne yola­çarlar. Bağırsakta yerleşen bu solucan­lar hafif ağrılar Kancalı kuveya bağırsak tıkanmala­rı veya delinmeleri gibi ağır durumlar yaratabilirler.rt: genellikle nemli toprakta yaşar ve insan vücuduna deri yoluyle girer. Mide bağırsak bozukluklarına ve önemli bir tür kansızlığa yolaçar.Köpek tenyası: köpek bağırsağında yaşa­yan bir asalaktır. Köpek insana en yakın evcil hayvanlardan biridir. Köpek ,tenyasının elleri, yüzü ve tabakları yalayan veya sahiplerinin eşyaları üzerinde ya­tan köpeklerden insanlara geçmesi ola­sılığı büyüktür. Vücuda giren köpek ten­yası çok ağır bir hastalığa yolaçar. Ten­yalar vücudun her yanında sayısız kist­ler oluştururlar. Kistler içinde asalak embriyonları bulunan oldukça iri urlar­dır. Bu embriyonlar daha sonra kistleri parçalayarak dağılırlar ve yeni yeni kist­ler oluştururlar.A)Geniş tenyanın (botriyosefal) yaşam çevrimi. 2 ile 10 metre arasında değişen bu asalak (1) ergin yaşamını onikiparmak bağırsağına yapışarak (2) ince bağırsaklarda geçirir; tedavi edilmezse has­tada on yıl kadar yaşayabilir. Dışkıyla çıkarılan yumurtalar (3) suda kirpikli canlılar haline gelir (4). ilk ara konak tepegöz türünden küçük bir kabukludur (5), bu kabuklunun içinde larvalar oluşur (6); sonra larvalar tatlı su balıkları tarafın­dan yenir (7). Bu balıklar iyice pişirilmeden ye­nirse, asalak insana geçer.B-1) Tenya, insanda yaşayan asalak kurt.2) Sığır tenyasının başı, bu tenyanın larvası sı­ğır etinde bulunur.3) Domuztenyasının başı, larvası domuz etin­de bulunur.4) Tenya halkalarıKöpek tenyası. ergin bir köpek ten­yası başıyla ve üç halkasıyla birlikte, köpekte bu­lunduğu biçimde görülmektedir. Tenya 400 ile 800 arasında yumurta içermektedir. Yumurtalar köpek dışkısıyla dışarı atılır. İnsana bulaşma ge­nellikle çiğ zebzelerle, süzülmemiş suyla ya da köpek tarafından yalanmış ellerle olur. Bu yu­murtalar insanda karaciğer ve seyrek olarak da akciğer kistleri yapar. Yeni bir konağa aktarılması köpeğin otçul hayvanların etini yemesiyle olur. Otçul hayvanlar da birer ara konak olabilir.Akkan kurtları boyları 4 cm.’yi bulabi­len ve embriyonları insana genellikle sivrisinek sokmasıyla geçen kilsi kurtlar­dır. Vücuda giren kurtlar daha sonra ak­kan damarlarına yerleşirler ve lenfanjit adı verilen akkan damarları yangısına yolaçarlar. Lenfanjit fil hastalığına dö­nüşebilir. Fil hastalığı bacaklarda, erbezi torbasında yüzde ve başka yerlerde aşırı büyüme ve korkunç biçim bozulmalarıyla kendini gösterir. Bu dış kaynaklı bulaşıcı hastalıkların gi­derek çoğalması karşısında, sıcak ülke­lere gitmek için yola çıkan kişilere belir­li tedbirler almaları öğütlenir. Örneğin aşı ve koruyucu ilâçlar uygulamaları önerilir. Ayrıca bu kişiler besinlere ve içme .sularına karşı dikkatli olmaları gerektiğini, böceklerle savaşmanın ve vücut temizliğine dikkat etmenin öne­mini de bilmelidirler. Nehir ve havuz gi­bi tatlı sularda yıkanmaktan kaçınılma­lıdır.Hastalığın yaygın olduğu ülkelerden dö­nüşte, tıbbî muayeneden geçmeyi zo­runlu bir koruyucu tedbir olarak kabul etmek gerekir. Böylece, muayene ve kan, sidik, dışkı tahlilleri gibi laboratuvar incelemeleri sonucunda tropikal has talik, zamanında ortaya çıkarılmış ve önlenmiş olur. Böyle bir yolculuktan döndükten aylar sonra bile, teşhisi güç bir hastalık söz konusu olursa, doktora yapılan yolculuktan sözetmekte yarar vardır.Türlerinin yok olmamasını sağlamak için asalaklar bazen yaşadıkları insan­dan diğer bir insana bulaşabilmek için diğer bir canlıdan (arakonak) faydala­nırlar. Bu arakonak bazen sadece bir ta­şıyıcıdır. Fakat çoğunlukla asalağın ha­yat çeviriminin önemli bir bölümündeki gelişimlerin gerçekleşebilmesi ve asala­ğın çöğalabilmesi için gerekli ve vazge­çilmez bir ortamdır. Arakonak çok defa omurgasız bir hayvandır. Tıbbî asalakbilimde en çok arakonak vazifesi gören canlılar sümüklü böcekler ve böcekler­dir. İnsanlarda hastalık meydana geti­ren asalaklar için vazgeçilmez arakonaklara örnek olarak sıtma sivrisineği gösterilebilir. Sivrisinek besin elde et­mek için bir insanı sokunca sıtma asalağını alır. Bu asalak sivrisineğin vücu­dunda belli bir süre kalır. Çoğalıp geliş­tikten sonra sineğin ağzına yerleşir. Sıt­ma sivrisineği başka bir insanı sokunca asalak bu insanın kanına geçer. Sarı hummaya yolaçan yuvarlak solu­canlar ise sıtma sivrisineğinden başka sarıhumma sivrisineği ve ev sivrisineği tarafından taşınır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder