22 Nisan 2010 Perşembe

: KAN NAKLİ (KAN TRANSFÜZYONU)



KAN NAKLİ (KAN TRANSFÜZYONU): İlkkan nakli 1875 yılında köpeklere yapıldı. 1900 yılında Kari Landsteiner ABO kan gruplarını buluncaya dek, insanlara yapılan kan nakilleri­nin çoğu ölümle sonuçlanıyordu. Ancak bu buluştan sonra kan nakilleri sorun olmaktan çıktı. Kari Landsteiner, bu buluşu nedeniyle 1930 Nobel tıp ödülünü kazandı. Şimdi hangi kanların kimlere verilebildiğim görelim.Hastaya 1 üniteye (450 mi} kadar kan verilecekse verilen kanın antijenik özelliği, yani eritrositle­rinin hangi antijeni taşıdığı ve buna göre bu erit­rositlerin hastanın serumundaki aglutininlerle aglutine olmamasına özen göstermek yeterlidir. Örneğin “0″ gcubu vericinin eritrositlerinde ABO grubu yönünden antijenik özellik bulunmadığı için öteki gruplara verilebilir. Bu bakımdan bunlara genel veri&i de denir. A ve B kanlar da AB grubu hastaya verilebilir çünkü hastanın serumunda aglutinin bulunmamaktadır. Aşağıda verilen çi­zelge bir ünite, kan transfüzyonu için geçerlidir. Ancak daha fazla ölçüde kan verilecekse verile­cekse vericinin serumundaki aglutininlerin alıcı­nın eritrositlerindeki antijenle reaksiyonu, yani aglutinasyon yapması olasıdır. Örneğin “0″ grubu vericinin Anti-A ve Anti-B aglutininleri öte­ki grupları aglutine eder. Bu koşullarda hastaya kendi grubundan kan verilmelidir. Uygun olmayan kan transfüzyonu yapılmışsa, örneğin A grubundan bir hastaya B grubu kan verilmişse, hastanın serumundaki Anti-B aglutininleri ile vericinin B-grubu eritrositleri aglutine olur. bu antijen-antikor reaksiyonu sırasında kimyasal maddeler açığa çıkar ve böbrek damarlarında daralma ile böbrek yetmezliği yaptığı gibi hastanın ateşini de yükseltir. Kümeleşen eritrositler hemolize olur, hem de açığa çıkan hemoglobin böbrekten geçerken tubuluslan tıkar. Ölüme kadar giden olaylar gelişebilir..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder